Skip to content Skip to footer

Yıldızları Yeryüzüne İndiren Bir Gece

Adını MS. 2. yüzyılda yaşamış astronom Batlamyus’un gök cisimlerine dair eseri ‘Almagest’ten alan, caz sahnemizin usta isimlerini bir araya getiren Almagest Beşlisi, kuzey cazının önemli ismi Nils Petter Molvær ile birlikte 3 Mayıs gecesi İş Kuleleri sahnesini yıldızların ışıltısıyla aydınlattılar.

Kimi takımyıldızları görebilmek için doğru zamanda, yeryüzünün doğru noktasında olmanız gerekir. Bazılarını görmek ve dinlemek için de doğru zamanda, doğru konserde olmanız yeterlidir. İş Sanat’ta 23. sezonun 3 Mayıs tarihli konserinde, adını MS. 2. Yüzyıl astronomu Batlamyus’un eserinden almış Almagest Beşlisi ve deneysel caz sahnesinin yenilikçi ismi Nils Petter Molvær vardı. Almagest Beşlisi, müziğin güçlü isimlerini bir araya getiren, hem solo kariyerlerinde hem grup performanslarında parlamayı başaran isimlerden mürekkep bir grup. Klasik müzik eğitimini caza olan tutkusuyla birleştirmiş çok yönlü ve üretken müzisyen ve besteci Sabri Yıldızları yeryüzüne in ren bir gece Adını MS. 2. yüzyılda yaşamış astronom Batlamyus’un gök cisimlerine dair eseri ‘Almagest’ten alan, caz sahnemizin usta isimlerini bir araya getiren Almagest Beşlisi, kuzey cazının önemli ismi Nils Petter Molvær ile birlikte 3 Mayıs gecesi İş Kuleleri sahnesini yıldızların ışıltısıyla aydınlattılar. Tuluğ Tırpan’ın piyanoda, 2000’li yıllardaki Passiflora konserlerinden beri hayranlıkla dinlediğim Volkan Öktem’in davulda, Eylem Pelit’in bas gitarda, farklı projelerden beste ve düzenlemeleriyle tanıdığımız Cenk Erdoğan’in gitar ve yaylı tanburda, müziğin usta isimlerinden Hamdi Akatay’ın ise perküsyonda yer aldığı grup, bu kez caz, elektronik ve ambient stilleri harmanlayan müziğiyle Nils Petter Molvær’le birlikte sahnedeydi. Norveçli trompet sanatçısı ve müzisyen Nils Petter Molvær için cazın elektronik ve yeni nesil akımlara yüzünü dönüşünü en erken benimseyen, müziğinde kullanan müzisyenlerden biri olduğu söylenebilir. Farklı tınıların, kültürlerin, yaklaşımların izdüşümlerini sahneye koyan bu altı müzisyen, müziğin sınırlarını genişleten bir gecede yepyeni bir müzikal atlas yarattılar. Sabri Tuluğ Tırpan’ın 90’lı yıllarda Malcolm X için yazdığı bestesi ‘X’ ile başlayan konser, ‘Bugün Ayın Işığı’, Cenk Erdoğan imzasını taşıyan ‘Arada Derede’ ve Nils Petter Molvær’in solo performansı ‘Process of Breathing’ ile devam etti. Gecenin en çok iz bırakan performansı ‘Kara Gider’ oldu. Cenk Erdoğan’ın bestesi olan Kara Gider’de Nils Petter Molvær ve Cenk Erdoğan’ın karşılıklı sorucevap niteliğinde ortaya koyduğu doğaçlamalar, grubun büyük bir uyum ve bütünlük içinde ortaya koyduğu sound ile birlikte kıvılcımlar saçan bir performansa dönüştü. Konserde Sabri Tuluğ Tırpan’ın Halikarnas Balıkçısı’nın (Cevat Şakir Kabaağaçlı) biyografik kitabından ilhamla yazdığı bestesi Mavi Sürgün’den bir bölüm taşıyan ‘Makale’, bir başka bestesi ‘Egyptian’, Hamdi Akatay’ın geceye noktayı koyan bestesi ‘Tecaz’, adeta sahnede yazılan bir beste müzikalitesinde bir Volkan Öktem solosuna tanıklık ettik. Yeni sesler, yeni birliktelikler, yeni deneyimlerden doğan anların heyecanıyla dolu, doğunun ve batının seslerinin aynı sahnede eridiği konser, şüphesiz sezonun en etkileyici performanslarından biri olarak hafızalarda uzun süre yankılanmaya devam edecek.