Skip to content Skip to footer

Ege’ye Adanmış Bir Gece

7 Aralık Perşembe akşamı İş Sanat sahnesi, çalgılarıyla, ezgileriyle, nesilden nesile aktarılan türküleriyle özel bir Ege buluşmasına tanık oldu. Türk halk müziğinin sevilen ismi Kubat ve konuk sanatçı Canan Çal, Ege yöresi türkülerini yorumladıkları coşkulu bir konsere imza attı.

İş Sanat’ta 24. sezon yolculuğumuz da tüm çoksesliliğiyle devam ederken, bu kez Türk halk müziğinin önde gelen isimlerinden Kubat’ın solistliğinde, Ege türkülerine adanmış bir gecede bir araya geldik.

Türkiye’deki müzik yolculuğunun başlangıcı 1995 yılına uzanan Kubat, dinleyicilere “değer görmek çok güzel bir şey, iyi ki geldiniz” sözleriyle merhaba dedi. Bu içten karşılama ile birlikte halk müziği icra etmenin, halkın hikayelerini sesiyle aktaran bir elçi olmanın insana alçakgönüllülük katan bir yanı olup olmadığını düşünmeden edemedim.

Göçmen bir ailenin çocuğu olarak Belçika’nın Antwerpen şehrinde dünyaya gelen Kubat, farklı kültürlerin zenginliği ile beslendiği bir çocukluk geçirmiş. 5. doğum gününde babasının hediye ettiği cura ile tanışmış, 8 yaşındayken ilk kez Belçika’da sahne tozunu yutmuş, kilise korosunda solistlik yapmış. 1995 yılında özgün yorumları, uzun saçları ve yeni neslin tüm enerjisiyle Türkiye’ye geldiğinde, geleneksel halk müziği icracısı profiline farklı bir bakış açısı da getirmişti.

Gecenin açılışı için Yağmur Yağar türküsünü seçen Kubat, Edremit’in Gelini, Kerimoğlu Zeybeği, Deniz Üstü Köpürür, Yörük Ali, İki Keklik, Ah Bir Ataş Ver ve İzmir’in Kavakları gibi en sevilen Ege türkülerinden oluşan bir repertuar seslendirdi. Gecenin konuk sanatçısı, Ege Üniversitesi Türk Müziği Konservatuvarı mezunu Canan Çal, büyüdüğü yörenin türkülerini büyük bir coşkuyla yorumladı. Canan Çal’ın Din Din, Kırmızı Buğday, Eklemedir Koca Konak türkülerine getirdiği yorumların yanı sıra, Kubat’la birlikte söyledikleri Ortaca’da Evimiz, ve Gımıldanıver türküleri, kıpır kıpır ritimleriyle geceye keyif kattı.

Ege’ye Adanmış Bir Gece

Kendisi Belçika doğumlu olsa da Emirdağlı bir aileden gelen Kubat, bir dinleyiciden gelen Emirdağ türküsü ricasını kırmadı ve Emirdağı Birbirine Ulalı türküsünü de seslendirdi. Finalde usta neyzen Eyüp Hamiş’in sipsi performansını da dinleme şansı bulduğumuz Yayla Yollarında Yürüyüp Gelir türküsünü yorumlayan Kubat’ı dinleyicileri kolay kolay bırakmadılar. İki şarkılık bir bisle Kubat ve orkestrası tekrar sahne alarak, Bu Kış Gider Yaz Gelir ve Pınar Başından Bulanır türkülerini bu kez tüm salonun eşliğiyle seslendirdiler.

Kubat’a, uzun yıllardır aynı sahneyi paylaştığı usta müzisyenlerden oluşan bir orkestra eşlik etti. Bağlamada İsmail Derker, klavyelerde ve orkestrasyonda Ozan Cansever, ney, zurna ve sipside Eyüp Hamiş, davulda Mehmet Yüzgeç, bas gitarda Murat Açıkalınyiğit, gitarda Gürkan Karaman ve bağlamada Ahmet Toprak ustalık dolu performanslarıyla geceye eşsiz renkler kattılar.

Kuşaktan kuşağa yaşamaya devam Ege türküleri, İş Kuleleri Salonu’nda bir kez daha hayat buldu. Gecenin keyif dolu anları ve sesleri, Ege mavisine ve yeşiline bürünmüş anılarda yankılanmaya devam edecek.